Toplam Talep Bileşenleri

Toplam Talep Tanımı
Toplam talep, bir ekonomide belirli bir fiyat düzeyinde talep edilen mal ve hizmet miktarını ifade eder. Gerçekte, toplam talep eğrisi, herhangi bir diğer talep eğrisi gibidir. Ancak bir ekonomideki tüm mal ve hizmetlerin toplamı içindir. Tüm tüketicilerin, işletmelerin ve hükümetin farklı fiyat seviyelerinde mal ve hizmetlere harcamaya istekli olduğu toplam tutarı söyler.
Toplam talep eğrisi, bir firma için bir talep eğrisi gibi düşünülebilir. Fiyat seviyesi yüksek olduğunda, toplam talep düşüktür; fiyat seviyesi düşük olduğunda, toplam talep yüksektir. Toplam talep eğrisi, fiyat seviyesi ve gelir veya çıktıdan oluşan bir düzlemde yer alır. Dikey eksende fiyat seviyesi ve yatay eksende gelir veya çıktı ile aşağı doğru bir eğim gösterir. Bu nedenle, toplam talep eğrisi, gelir veya çıktı ile fiyat seviyesi arasındaki ilişkiyi özetlemektedir. Toplam talebin bir çizelge olduğuna dikkat etmek önemlidir. Çünkü fiyat seviyesi değiştikçe gelir veya çıktı da değişir.
Toplam talebin dört ana bileşeni vardır. Toplam talep denklemi; Y = C(Y – T) + I(r) + G + NX(e), hem toplam talebin doğası hem de bu programı temsil eden eğri hakkında çok şey anlatır.
Toplam talebin bileşenleri
Büyük bir açık ekonominin Mundell-Fleming modeli tarafından önerilen toplam talep denklemi Y = C(Y – T) + I(r) + G + NX(e)’dir. Y, geliri veya çıktıyı temsil eder. C(Y – T), tüketimi, gelir eksi vergiler olarak tanımlanan harcanabilir gelirin bir fonksiyonu olarak temsil eder. I(r), faiz oranındaki bir artışın yatırımı azalttığı, faiz oranının bir fonksiyonu olarak yatırımı temsil eder. G, ağırlıklı olarak faiz oranlarından etkilenmeyen devlet harcamalarını temsil eder. Son olarak, NX(e), reel döviz kurundaki bir artışın net ihracatı azalttığı; reel döviz kurunun bir fonksiyonu olarak ihracattan daha az ithalat olarak tanımlanan net ihracatı temsil eder. Toplam talebin her bir bileşeninin ayrıntılarını anlamak, toplam talebi anlamak için önemli bir ilk adımdır.
Toplam talep denkleminin ilk parçası Y’dir. Bu, çıktı veya geliri temsil eder. Y, tüketiciler, işletmeler ve devlet tarafından dış ticaret dikkate alınarak satın alınan toplam mal ve hizmet miktarı olduğundan, mutlaka ekonominin çıktısıdır. Bu sayı aynı zamanda bir ekonominin gayri safi yurtiçi hasılasıdır. Bir ekonomideki her çıktı birimi, ekonominin üyeleri için gelire dönüştüğü için, çıktı geliri olarak adlandırmak mantıklıdır. Daha spesifik olarak, bir ekonominin çıktısı, ekonominin milli geliridir. Kişi başına gelir, ekonomi için nüfusa bölünen milli gelirdir. Bu sayı, ülkeler arasındaki yaşam standartlarını karşılaştırmak için kullanışlıdır. Tüm bu bilgiler doğrudan toplam talep denkleminden kaynaklanmaktadır.
Toplam talep denkleminin ikinci parçası C(Y – T)’dir. Bu, tüketimin harcanabilir gelirin bir fonksiyonu olduğunu gösterir. Harcanabilir gelir, tüketicilerin vergilerden sonra harcamak üzere bıraktıkları paradır. Tüketim işlevi tüm tüketicilerde toplanır ve bu nedenle tüm gelirler ve vergi dilimleri için geçerlidir. Tüketim, hanehalklarının mal ve hizmetlere yaptığı harcamaları yakalar. Örnekler arasında yiyecek satın alma, sinema bileti ve tatiller sayılabilir.